kocaman bir hiçliğin ortasındayım son şekli

hiç gerçeğin seni ortada bıraktığı oldu mu?

hiç tamamlanmamış hikayelerin arasında kayboldun mu?

hiç demir parmaklarının arasında anneanneni bekledin mi?

hiç en çok da kendine kızdığın oldu mu?

hiç duasız kaldım anne diye haykırdın mı?

hiç her boku sevdiğin çamur gibi kaldığın dalga gibi süzüldüğün oldu mu?

hiç tamamlanmayacak olmanın ne demek olduğunu hissettin mi?

hiç annene duasız kaldım anne dedin mi?

hiç uyumadığn gecelerin sabahında o kahvaltıyı yaptın mı?

hiç bütün gün ağlayıp nedenini bilmeden insanlara güldün mü?

hiç yürüsen bile koşsan bile kedilerin var olduğu sokaklardan geçsen bile olmayacağını gördün mü?

hiç o soğuk zeminde toprağı özledin mi?

hiç yorulmadın mı sana ait olmayan yollardan yürümekten?

hiç düşmesin diye uykularını devam ettirdin mi?

hiç karanlığı sevdin mi?

hiç seni gece kadar çok sevecek birisi oldu mu? 

hiç birini mektup yazacak kadar çok sevdin mi?

hiç karanlığın sevdiğin oldu mu?

hiç kayışı kopmuş saat gibi çıldırdın mı?

hiç uzun hüzünlere ev sahipliği yaptın mı? 

hiç ayın bölündüğü güneşin çekildiği anlara şahit oldun mu?

hiç güzelce bekledin mi?

hiç seni öpmek istiyorum diye diye çenen titredi mi?

hiç bulacağını bilerek umutlandın mı?

hiç tanımadıklarını bulmaya ihtiyacın oldu mu?

hiç çok yorulmaktan yoruldun mu?

hiç başkasının dilinde günaydın dedi mi?

hiç ömür boyu kendini hiçbir yere ait hissetmediğin oldu mu?

hiç iyiliğin yetmediğini gördün mü?

hiç iyiliğin yarına ve sana yetmediğini kabullendin mi?

hiç saksıları devirdin mi?

hiç sızlayan günler geçirdin mi?

hiç bitmeyen özleminle karanlık sokaklarda kayboldun mu? 

hiç gitmediğin yollardan yoruldun mu?

hiç sana ait olmayan şaraplara göz koydun mu?

hiç mevsimler geçerken senden geçen oldu mu?

hiç güneşi bahara sakladın mı?

hiç o melodiler kafanda dolanırken ona seslendin mi? 

hiç kaybetmeden gelen o ayrılıkları yaşadın mı?

hiç yavru kedilerin anneleriyle oynarken çıkardığı seslerle mutlu oldun mu?

hiç kara deliklerin kalbini karartmasına izin verdin mi?

hiç her şeyin dengesizlik içerisinde var olduğunu kabul ettin mi? 

hiç sabah kuşlarının sesleriyle beraber venüsü seyre daldın mı? 

hiç yorgun kalbin bir çok şeyi özledi mi? 

hiç o ayının karnına bastın mı?

hiç o oyuncağa alet oldun mu?

hiç çok güzel sevdin mi?

hiç kahvaltıları unutacak kadar çok seviştin mi? 

hiç yanlış yerden sevdin mi?

hiç hurda eşyaları evin en güzel yerine koydun mu?

hiç hepsini ver her şeyi bulacağını düşündün mü?

hiç ihtimallerin heyecanına üzüldün mü?

sahi

hiç büyük ev ablukada dinledin mi?

bir eylül akşamında