içimde bir huzursuzluk var
soğuk, ağlak ve yorgun standart, sıkkın ve argın kabullen kabullen çalış çalış bekle bekle bir saniye neredesin ki sen kendine bakmaktan bile korktuğun yerdesin pencereni açmayacak kadar sevmediğin yerdesin toprağın kokusunu kuşların sesini hissetmediğin yerde odaların evsiz bütün kış sıkışık kaldın o odada fısıldadın duvarlarına kahveyi soğuk içtiğin günleri hatırla o son yudumu hatırla sahi sen ne hatırlıyorsun sahiden ben çok soğuk kahve içtim çok kavga ettim geçmiş zamanın sesleriyle kendimden ve geçmişimden çok kaçtım ama bu kaçışları sırtlanacak bir günüm daha kalmadı yabancı hayatların vitrini olmaktan bıktım artık yüzüm yok yüzsüz çırpınışlarım bundandır hayatın ellerinde patladığını görmek bu hissi tatmak da garip tutunmak günaşırı güçleşti kendinde bile tutunacak bir dal bulamadığında hayatın o tokadı ansızın seni bulur çok uzun zamandır yolunda gitmediğimi yoldan çıktığımı var olan şeylerin aslında hiç var olmadığını kendime iyilik adı altında kötülükler yaptığımı